KARS

Kars, Doğu Anadolu Bölgesi’nin kuzey doğusunda bulunan, Türkiye’nin en yüksek rakıma sahip 3. ilidir.

Tarihte, Bagratlı Krallığı ile Cenub-u Garbi Kafkas Hükümeti’ne başkentlik yapmış ve bu özelliği sayesinde de ülkemizde, herhangi bir ülkeye başkentlik yapmış, nadir şehirlerimizden birisiymiş.

Ayrıca, 2004 yılı itibariyle İstanbul’dan sonra Azerbaycan Başkonsolosluğu bulanan tek ilimizdir.

Günümüzde ise popülerliği, meşhur Doğu Ekspresi ile iyice artmıştır. Doğu Ekspresi’nin son durağıdır.

Kars, her mevsim farklı manzaralar sunsada, Çıldır Gölü’nün kışın donmasından, genellikle bu mevsim tercih edilir.

Gezilecek Yerler

Kars’ta gezilecek yerlerin başında ilk sırayı, hiç şüphesiz, Kars’a yaklaşık 40 dk. mesafede bulunan Ani Harabeleri alıyor.

İçerisinde, Türk fethinden sonra Türkiye topraklarında inşa edilen en eski cami olan Ebu’l Menuçehr Camii‘ni de barındırıyor.

Ani Harabeleri‘nin hemen yanında uzanan Arpaçay Nehri ise Türkiye ile Ermenistan arasında sınır görevi görüyor. Nehrin karşı yakası, Ermenistan toprakları.

Bir diğer gezilecek yer ise Ardahan ile Kars arasında bulunan ve Kars’a yaklaşık 1 saat mesafede bulunan, Çıldır Gölü’dür.

Çıldır Gölü, Doğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük tatlı su gölüdür. Aynı zamanda da en büyük ikinci gölüdür.

Kışın, tamamen donduğundan, özellikle bu mevsimde tercih edilir. Kış mevsiminde, donmuş Çıldır Gölü’nün üzerinde, atlı kızaklarla turlamak bir ritüel olmuştur.

Ayrıca, kış mevsiminde bir de festival düzenlenmektedir.

Ancak, yazın da rengarenk çiçekler eşliğinde görülmeye değerdir. Tek sorun ise müthiş sivrisinek olması.

Kars merkezde ise gezilecek yerlerin başında Kars Müzesi, Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi ve Kars Kalesi geliyor.

Müze gezisi seven biri değilseniz bile, özellikle Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi‘ni mutlaka gezin derim. Tüyleriniz diken diken oluyor.

Kars merkezde gezip görülecek diğer yerler ise Kümbet Camii, Kars Çayı üzerinde bulanan tarihi Taş Köprü, Evliya Camii, Eski Vali Konağı, Fethiye Camii, Tuncer Güvensoy ve Namık Kemal Evi, Kars Beylerbeyi Sarayı’dır.

Özellikle, Fethiye Camii ve Kümbet Camii mimari olarak çok etkileyici. Bu iki yapıyı görmeden Kars’tan ayrılmazsanız, güzel olur.

Her iki cami de eskiden kilise olup, sonradan camiye çevrilmişlerdir.

Kümbet Camii’nin eski ismi 12 Havariler Kilisesi’ymiş ve Ermeni mimarisi örneklerindemiş.

Fethiye Camii ise Rus baltık mimarisinin ülkemizdeki en güzel örneklerindenmiş.

Ve elbette ki Kars’a gelmişken, Kars’a yaklaşık 50 dk. mesafede bulunan, Sarıkamış‘a gitmeden olmaz.

Burada da Sarıkamış Şehitliği’ne gidip, aziz şehitlerimizi anmadan, buradan dönmek de olmaz.

Sarıkamış’ta ayrıca, Sarıkamış Kayak Merkezi, Sarıkamış Kültür Evi ve Katerina Köşkü de diğer gezilecek yerler arasında.

Katarina Köşkü, tek bir parça ağaçtan, çivi kullanılmadan, 19. y.y sonlarında, baltık mimari tarzında yapılmış. Av Köşkü ve Ana Köşk olmak üzere iki ayrı yapıdan oluşuyormuş.

Halk arasında bu isimle anılmasına rağmen aslında, Rus Çarı 2. Nikola bu köşkü hasta oğlu Aleksi için bir Rehabilitasyon Merkezi ve ailesinin hem yaz hem de kış mevsiminde kullanımı için av köşkü olarak yaptırmış.

Yeme- İçme Önerileri

Yeme- içme olarak bir sürü alternatif var. Sizler bir sürü alternatif arasından, zevk ve bütçenize göre, istediğinizi tercih edebilirsiniz.

Ancak, Kars Kaz Evi, Pushkın Cafe & Restaurant ve Darius Butik Cafe & Restaurant‘a göz atmanızı öneriyorum. Dizaynları da atmosferleri de yemekleri kadar güzel.

Kars’a gelmişken, Kaz eti ve Kaz ciğerini mutlaka deneyin. Ayrıca, yöresel lezzetlerden olan Piti, Evelik Aşı Çorbası ve Hengel’i de denemenizi öneririm.

Elbette herkesin damak tadı farklıdır ama en azından tadın derim.

Kars Kaz Evi, en popüleri ama diğerleri de popüler mekanlardan. Pushkın Cafe & Restaurant ise ünlü Rus şair ve yazar Aleksandr Pushkın’in, Kafkasya’ya sürgüne gönderildiğinde kaldığı yermiş.

Burada yöresel lezzetlerin dışında Pushkın çorbasını da deneyebilirsiniz.

Ayrıca, Kars’a, yaz mevsiminde yolunuz düşerse, market yada manavlardan birinden, azda olsa Iğdır Kayısı alıp, mutlaka deneyin derim. Sulu ve çok hoş bir rayihası var.

Ve elbette, Kars’ın olmazsa olmazı kaşar, gravyer ve bal. Özellikle eski kaşarı, gravyer peyniri ve balı meşhurdur.

Zaten bir sürü dükkan göreceksiniz, peynir ve bal satan. Gözünüze kestirdiğiniz birine girip, tadımlık kaşar, gravyer ve bal almanızı öneririm.

Konaklama Önerileri

Konaklamak için bir sürü seçenek mevcut. Sizler istediğinizi tercih edebilirsiniz, zevk ve bütçenize göre. Ancak, Kars-ı Şirin Otel‘i öneriyorum. Fiyat ve kalite dengesi olarak çok güzel.

Kars, dört mevsim gelinebilecek, gezilip, görülecek çok güzel bir şehrimizdir. Bir kere geldiğinizde tekrar tekrar gelmek isteyeceğiniz şehirlerimizden.

Kendinize dikkat edin, sağlıcakla kalın…